Daha İyisi Mümkün Kastamonu
TEHLİKE ANINDA KIRILACAKLAR 15.07.2019

TEHLİKE ANINDA KIRILACAKLAR 15.07.2019

Fatih Köse

17 Ekim 2020

1

;


 15 Temmuz 2016. Cuma. Saat 21.00 suları…

Farklı sivil toplum kuruluşlarından arkadaşlarla İlim Yayma Cemiyetinde toplantı halindeyiz. Bazı arkadaşlar cep telefonlarına gelen son dakika bilgilerini paylaşmaya başladı. “Boğaz Köprüsünü Tank kapattı”, “Askerler trafiği kesiyor”, “Darbe mi oluyor ya hû?” Ciddiye almadık. Eve dönüş yolunda AK Partili bir genç aradı beni.

-     Abi, bu bir darbe girişimiymiş, meydanlara mı çıksak?! ”Allah Allah! Ne cesaret! dedim içimden.

- Milletvekilleri Nerede?

- Ulaşamıyoruz abi! Telefonları sürekli meşgul!

- Onlar da olanı anlamaya çalışırlar. Cumhurbaşkanının bir talimatı olacaktır, beklemek lazım. Fakat partiyi boş bırakmamalı orada toplanılabilir.

- Tamam abi.

Eve geldim, televizyonda türlü haberler, Whatsupp'ta yorumlar, Arayanlar, soranlar, “Ne yapıyoruz? Meydana çıkalım mı?!” diyenler.

Memur Sen Genel Başkanı Ali Yalçın Cumhurbaşkanımızdan daha önce halkı darbeye karşı durmaya çağırmış, Memur-Sen üyeleri Türkiye'de olduğu gibi Kastamonu'da da meydana inmeye başlamıştı.

Nihayet Cumhurbaşkanımızın o konuşması ekranlarda idi. Televizyonu kapatıp “Haydi çıkıyoruz!” dedim.

- “ Şevval'de gelecek mi?” Daha sekizindeydi. Ya başına bir şey gelirse!

Darbe başarılı olmaz, bize de bir şey olmaz inşallah ama kızım küçük yaşta bir darbe girişiminde ailece karşı durduklarını hatırlar diye düşündüm.

- “O da gelecek!” dedim.  Hazırlık yapıp ailece yürüyerek Cumhuriyet Meydanına geldik.

Bazı STK temsilcileri, gençler, bir eski milletvekili, 12 Eylül'ü yaşamış bazı ülkücüler, tanıdığım, tanımadığım, birçok insan meydandaydı ve meydana insanlar akıyordu.

AK Partili gençler “Recep Tayyip Erdoğan” diye slogan atıyordu. AK Partili olmayanlar onlara bakıyordu.

- Beyler! Bu darbe girişimi Türkiye Cumhuriyetini temsil eden Cumhurbaşkanına, halkın seçtiği hükümete, dolayısı ile Türk Milletinedir. Öte yandan burada AK Partili olan, olmayan birçok vatan evladı var. Mesele AK Parti değil, mesele Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Milletinin oyları ile seçtiği hükümetin Türk Milletine rağmen darbe ile devrilmesi” diyerek sloganlara müdahale ettim.

Kavga çıkmasından, iç savaştan korkmuştum. Ya birisi başka slogan atarsa, ya darbecilere fırsat kalmadan birbirimize girersek. Neyse ki “Vatan sana canım feda – Ordu kışlaya” gibi sloganlar atılmaya ve herkes sloganlara destek vermeye başladı. İlerleyen saatlerde tehlikenin geçtiği anlaşılmıştı. 

Bizim, yani “tehlike anında ilk önce kırılacakların” işi artık bitmişti. Bizim İstanbul ve Ankara'daki muadillerimiz şehit, gazi olmuş, bize de Kastamonu'da meydanı tutmak düşmüştü. Başardık.

Nihayet Milletvekili büyüğümüz meydana geldi ve kalabalığa hitap ederek zaferi ilan etti.

15 Temmuzdan sonraki bir iki gün daha meydana gittikten sonra bir daha da uğramadım. Görünür olma, görüntü verme, kendini gizleme gibi ruh halindeki birçok insan meydandaydı.

Sefer, tehlike anında ilk önce kırılacakların zafer hepimizindi.

Rabbim şehitlerimize Rahmet eylesin, gazilerimize şifa versin, ailelerine sabr-ı cemil ihsan eylesin. İnşallah dünya halklarının bile gıpta ile baktığı 15 Temmuz hadisesi edebiyatçılarımız, şairlerimiz, müzisyenlerimiz ve sanatçılarımız tarafından gelecek nesillere anlatılır ve nice eserler ortaya çıkar. Fakat bunun için siyasetçilere bir vazife düşüyor.

O da 15 Temmuz'u bir partinin kullanışlı bir malzemesi haline indirgemeden, edebiyatını edebiyatçılara bırakmak ve işin manasını, ruhunu kaçırmamak.

PANEL İSMİNE DİKKAT!

Bu gün saat 14.30'da Halk Eğitim Merkezinde “Türkiye'deki radikal dini gruplar ve FETÖ” başlıklı bir panel var. Türkiye'deki darbelerin arkasında CIA ve benzeri kuruluşların olduğunu biliyoruz. Bu darbelerde genellikle “laik” ilk defa 15 Temmuzda “dindar” görünümlü uzantıları kullandıklarına şahit olduk.

“Ordu Göreve” diye pankart açan, miting yapanları, andıç severleri de hiç unutmadık. Fakat hiç birimizin, devlet programı içinde “Türkiye'deki radikal laikler ve Darbeciler” başlığı ile bir panel düzenlemek aklına bile gelmedi. Asıl hedef CİA iken kullanılan “laik”ler üzerinden vatandaşlarımıza parmak sallamak doğru olmazdı.

Eğer 15 Temmuz etkinlikleri FETÖ'nün dini görünümü üzerinden dine, dindara vurmaya döner ve “Radikal-Terör-Din” kelimelerini aynı başlıkta panele konu edersek, 15 Temmuzda şehit ve gazi olan yüzlerce tarikat ve cemaat mensubunun kemiklerini sızlatırız. “Radikal Dini Gruplar” adı altında inşallah mütedeyyin insanlara parmak sallanmaz. 



Diğer yazılar için tıklayınız...

ETİKETLER: 15 TEMMUZ 2016 FETÖ DARBE GİRİŞİMİ KASTAMONU

1 YORUM

  • Logo

    Satılmış TINIK

    Merhaba Seçilen panel adı çok anlamlı, bu kadar cahillik ancak okumakla olur. Kaleminize sağlık

    04 Ocak 2021 17:45

YORUM YAP

E-mail adresiniz yayınlanmayacaktır.

DİĞER İÇERİKLER

X