KOLAYLAŞTIRIN ZORLAŞTIRMAYIN.EVLENDİRİN!

;

Birçok genç evlilik için daha geçen seneden başladı takvim ayarlamaya. 

Salon, fotoğrafçı, pasta, müzik ve oyun ekibi, kamera kayıt ekibi, davetiyeler, damatlık, gelinlik derken hepi topu bir gün sürecek düğün seremonisi en az 50 bin TL!
Takıları bozsak salon parasına yeter mi acaba?

Kimse kusura bakmasın. 
Bu düğünler bizden çok saloncu, fotoğrafçı, pastacı ve çiçekçinin düğünleridir.
Neredeyse memleketçe onlar için çalışıyor, onlar için düğün yapıyoruz! 

Üstüne üstlük düğün için bir kamyon para harcayıp misafirlerimizi yüksek sesin altında bağırarak muhabbet etmeye, abdest suyundan bozma klorlu çayı içmeye, nişasta bazlı şekerden ucuz ve bayat pastaları yemeye, ergen çocukların hiçbir eğitim almadıkları garsonluk hizmetine mecbur bırakıyoruz. 

Analar, babalar, kayınpeder ve kaynanalar!
İsraf içerisinde bir düğün olsun diye gençlerin evliliklerini ötelemeyin.

Gençler! Salon düğünlerinin şaşasından sade kır düğünlerine, nikahlara kaçın.

Şu güzel yaz mevsiminde hem insanları salonlara mecbur bırakmayın hem evliliğinize ekonomik bir yükle başlamayın. Düğün hediyelerinizi masraflara mahsup etmeyin. Küçük bir birikiminiz olsun. Berberi, kuaförü, düğün salonu, bahşişi!

Ayet diyor ki "evlendirin" Evlendirme önündeki her moda ve töre engelini öne süren vebaldedir.

GAZİPAŞA’NIN BAHÇESİNDE DÜĞÜN!

Mahallelerde koca bir yaz boyu boş duran okul bahçeleri var. 
Belediye Başkanımızın mihmandarlığında mahallelerin imamları, okul müdürleri, muhtarları bir araya gelip mahallelerdeki gençlerin düğünleri için seferber olamaz mı? 

Gazipaşa İlkokulunun merdivenlerinden damat ve gelinin bahçeye indiğini bir düşünün. 
Salona verilen paranın dörtte biri okul aile birliklerine verilse ne ihtiyaçlara merhem olurdu o paralar değil mi?

İftarlarda sokaklara, okul bahçelerine dizilen masa ve sandalyeler, ses sistemi ve sahne neden mahalle düğünlerinde de olmasın?  Neden ramazanda iftar çadırında iftar verenlerden gençlere yuva kurmada destek istenemesin? 

Gençler sosyal medyayı iyi kullanıyor. 
Mahalleli gençler cep telefonları ile fotoğraf, video çeksin. Fotoğrafları feysbookta açtıkları düğün etkinliğine yüklesin, damat üç beş kuruş bahşişi bu gençlere versin. 
Bırakın Kartalın arkasına kameraman koyup 30 dakika konvoy çekmeyi! Hanginiz kaç kere seyretti düğün videosunu Allah aşkına?  

Mahalleli evinde kısır, kek, kurabiye yapsın getirsin, açık büfe imece olsun. 
Bahçede bir köşede nohut pilav bir köşede közlenmiş ya da haşlanmış mısır.
Vallahi de billahi de ucuz nişasta bazlı şekerden yapılmış pastadan, bayat kurabiyeden daha lezzetli olur. 

Kelli felli abiler evden semaverini 10-20 çay bardağını alsın gelsin okul bahçesine. Tiryakiler bahçenin köşesinde ince belli cam bardaktan çay içsin. Elektrikli çay kazanında klorlu su ile demlenen çayımsı şeyden daha lezzetli olur.

İyi de o kadar salon sahibi, müzisyen, fotoğrafçı ne olacak?!

Su akar, yatağını bulur. Rızkı veren Allah'tır. Bir kapı kapanır diğeri açılır. 
Belki okul aile birlikleri ile anlaşıp mahalle düğünlerini organize etmek isterler.

 
Ne dersiniz?

 FATİH KÖSE

Diğer yazılar için tıklayınız...