Daha İyisi Mümkün Kastamonu
STK BAŞKANI OLMANIN FARZLARI 23.10.2019

STK BAŞKANI OLMANIN FARZLARI 23.10.2019

Fatih Köse

17 Ekim 2020

0

;

 

İlk farz siyasetçi ve bürokratlar ile arayı iyi tutmak. Memleket meselesi ile ilgili fazla baş ağrıtıp rahatsız etmemek.

İkinci farz asla siyasi bir hedefin olamayacağıdır. Zinhar bu alan siyasetçilere helal STK Başkanlarına haramdır. Siyasetçilere asla rakip olmayacaksın. İşini iyi yapıp öne çıkmayacak, memleket meselesi için haklı bile olsan siyasilerle medeni bir kavgaya tutuşmayacaksın. Siyasetçilere kürsü, mikrofon, kalabalık imkânı sunarak plaket vermekten geri durmayacaksın.

İyi niyetle, gerçekten hizmet etmek, memleket meselesi için kamuoyu oluşturmak, öneriler sunmak, proje sunmak falan asla caiz değildir. Senin yerine düşünen, proje üreten, her şeyi planlayan, hatadan, eksiklikten münezzeh! büyüklerimiz! varken hem de!

KASTAMONU’YA UNVAN ARANIYOR!

Önce kendi fikrimi yazayım. Kastamonu’ya Evliyalar ve Şehitler Diyarı unvanını halk vermiştir, kurcalamaya gerek yok. Öte yandan, Kastamonuluların hepsini ilgilendiren bir konuda önemli ve güçlü de olsa bir STK’nın şehrin dinamiklerini yanına almadan “Bir şey isteyelim, bir şey isteyelim. Ne isteyelim? Kastamonu’nun başına Gazi ünvanı isteyelim. Eurukaa!” dedi gibi algılanmaya müsait bir talepte bulunması hatalı bir usul oldu. Eskiler “Usul esasa mukaddemdir” demişler.

Hoş şehrin dinamikleri de ayrı bir mizansen!

Türkiye’de Kent Konseyleri yasa ile bütçeli, yetkili ve sorumlu olmadığı için dostlar alışverişte görsün mantığı ile gidiyor. Şehrimizdeki Belediye Başkanları ve Kent Konseyi Başkanları ne kadar iyi niyetli ve başarılı olursa olsun bu yasa sebebi ile konseyin gerçek anlamda etkin hale gelmesi, memleket meselelerinin peşine düşebilmesi çok zor gözüküyor.

Bir de utanmadan, sıkılmadan Cumhurbaşkanından “Yük treni demiryolu bağlantısının fizibilitesini” talep etmeye yeltenen “hadsiz, sıfatsız, tırıvırılar” var. Memlekette 50 STK’nın bir araya gelip te Cumhurbaşkanından bir şey istemesi aforoz ve linç sebebi iken sen kalk CHP’den bir şey iste! Katlin vacip!

Oysa mesele basit. “İ s t e m e y e c e k s i n!”

ŞEN OLA KASDER ŞEN OLA!

Demokrat Parti kökenli, AK Parti Beykoz Belediye Başkan Aday Adayı. CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanından Fuar Alanını 200 Bin TL ödemeden almak için KASDER’i ziyareti sırasında Kılıçdaroğlu’ndan destek isteyerek 13. Kastamonu Günlerini organize eden KASDER’in Genel Başkanı Remzi Şen’den bahsediyorum.

Hani şu İBB Seçimleri sırasında KASDER olarak verilen iftarda AK Parti ve MHP ağırlığı sebebi ile CHP’liler tarafından A KE PE ye payanda olmakla suçlanan STK Başkanı Remzi Şen’den.

Şimdi alnına çalınan A KE PE’li karası! gitti, CE HA PE’li karası! geldi.

Sayın Numan Kurtulmuş’u, Kılıçdaroğlu’nu, Bahçeli’yi, Akşener’i bizzat ziyaret ederek davet ettiği açılışa Gaziler Günü sebebi ile katılamayan İl Protokolü ve CHP Genel Başkanı var diye katılmayan AK Parti ve MHP’nin geri çekilmesi ile ofsayta düşerek bu sefer zımnen CE HA PE’li! olan dünün A KE PE lisi! Remzi Şen’den bahsediyorum.

Yönetiminde alınan karar gereği, açılışa katılanlardan Kastamonu’ya Gazi unvanını istedi. Sayın Numan Kurtulmuş katılsaydı, CHP Genel Başkanı katılacak mıydı? Öneri Kurtulmuş’a sunulunca meclise taşınacak mıydı bilinmez.

AK PARTİ KAPILARI VURURKEN CHP AÇIYOR!

Öğrendiğim kadarı ile KASDER üyelerinin neredeyse %80’ini AK Parti’de aktif siyaset yapmasına rağmen seçimlerden önce organizasyon ön görüşmesi için AK Parti İstanbul İl Başkanından bir türlü randevu alınamamış. KASDER’in seçimlerde Sancaktepe’de Tosya’nın gelini AK Partili Şeyma Döğücü’ye ve 2 Kastamonulu AK Partili Belediye Meclis Üyesi adayına açıktan ve aktif destek vermesine rağmen, AK Parti Kastamonu Günleri açılışına değil bakan seviyesinde neredeyse milletvekili seviyesinde bile katılmıyor.

İşte üyelerinin doğal yapısı gereği ister istemez AK Parti’ye daha yakın olduğu bilindiği halde CHP’nin derneğe gösterdiği ilgiyi iyi okumak lazım.

Demek ki bunlar AKP’li demekten vazgeçmişler. İletişim kurmaya karar vermişler. 23 Haziran öncesi İstanbul’daki bütün STK’lar ile iyi ilişkiler kurmak için birer görevli belirleyen CHP İstanbul İl Başkanlığı, Genel Başkanları Kemal Kılıçdaroğlu ile KASDER Genel Merkezini ziyaret etme isteği kabul ediliyor. Ret mi etselerdi?!

Biz sadece AK Parti ve MHP Genel Başkanını kabul ederiz demelerini bekleyen var mı?!

Bu ziyarette CHP’de siyaset yapan Kastamonulu hemşerilerimizin daha üst makamlarda yer bulması, İBB’deki Kastamonuluların işten çıkarılmaması talep edilmiş. Var mı bir problem?!

Neredeyse %80’i AK Partili olan KASDER’e AK Parti İstanbul İl Başkanı randevu vermezken CHP Genel Başkan seviyesinde ilgi gösterip, temas kuruyor.

CHP siyaset yapıyor, kapıları zorluyor, iletişim kuruyor. Fakat AK Parti’nin İstanbul’da 13 bin farkı 800 bine çıkaran hataları hala devam ediyor.

Acaba AK Parti Kastamonu İl Danışma Meclisinde KASDER Genel Başkanı Remzi Şen’i ve onun nezdinde büyük çoğunluğu AK Partili olan derneği CHP’li ilan edip suçlu ilan etmekten başka bir yol bulunabilir miydi?

Biz bu işlerden anlamayız, anlayanların hikmeti sual olunmaz ama AK Partili yetkililer bütün bu yaşananlara rağmen KASDER’i ve Genel Başkanı Remzi Şen’i köşeye sıkıştırmak yerine “Sayın Remzi Şen keşke bizimle de istişare etseydi. Bu teklifi şehirde tartışıp olgunlaştırsaydık daha iyi olurdu. Bizim tespitlerimize göre halkta böyle bir talep yok. Yine de Kastamonu için gösterdiği çabaya teşekkür ediyoruz” diyerek kapıları kapatmak yerine aralık bırakmayı tercih edebilirdi.

Fatih KÖSE



Diğer yazılar için tıklayınız...

ETİKETLER: STK SİYASET MİLLİ İRADE PLATFORMU KASTAMONU

YORUM YAP

E-mail adresiniz yayınlanmayacaktır.

DİĞER İÇERİKLER

X